

Nevzat İhsan SARI
Tapu ve Kadastro Başmüfettişi
(Tapuda elden belge takibi yasaktır) 17 Ağustos 2013 tarih 28738 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yeni Tapu Sicili Tüzüğünün 88. Maddesi ile tapu dairelerinde elden belge takibi yasaklanmıştır.
Gürsel Öcal DÖRTGÖZ - Tapu ve Kadastro Başmüfettişi
Son zamanlarda artan sahtecilik girişimlerinin elden takip edilen belgelerde yapıldığı tespit edilmiştir. Özellikle, mahkemelerden getirilen ihtiyati tedbir terkini (kaldırılması), icra dairelerinden getirilen haciz terkini, bankalardan getirilen ipotek terkini gibi yazılar elden getirildiğinde üzerinde getiren kişiler tarafından tahrifat yapılabilmekte veya tümden dışarıda bu belgeler sahte olarak hazırlanıp, elden tapu dairesine ibraz edilebilmektedir. Bu durum pek çok vatandaşı mağdur etmekte ve tapu memurlarının sorumluluğuna, devletin tazminat ödemesine neden olmaktadır.
Mülkiyet hakkını düzenli tutmak, korumak devletin ve tapu dairelerinin temel görevidir. İşte bu amaçla belgelerin elden takibi artık yasaklanmıştır.
Tüzük hükmüne göre, kamu kurum ve kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, mahkemeler, icra müdürlükleri, bankalar ve özel hukuk tüzel kişileri tarafından düzenlenen aynî veya kişisel hakkı sona erdirecek nitelikteki belgeler, tapu işlemi için elden ibraz edilemez.
Belgeyi düzenleyen makamın belgeyi ilgilisine elden vermemesi gerekir. Bundan böyle mahkeme, icra dairesi, banka gibi kurum ve kuruluşların düzenledikleri belgeleri elden göndermemesi mutlaka resmi yollarla göndermesi zorunludur.
Bu resmi yolun ne olduğu anılan Tüzükte gösterilmiştir. Bu belgeler 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tapu müdürlüklerine tebliğ edilecektir. Tebligat Kanunu gereği bu yazıların posta ile tebliğ zarfı içinde gönderilmesi gerekir.
Ancak tapuya yazı gönderecek bu kurumların kendi memurları yoluyla yazıyı elden tapu dairesine zimmet defteri ile göndermeleri ve imza karşılığı teslim etmeleri mümkündür. Özellikle aynı şehirde olan kurumlar bu şekilde yazılarını gönderebilirler. Kendi memurları dışında bir kimseye veya ilgilisine yazının teslim edilmesi son derece sakıncalı olup, tapu dairesinin böyle elden gelen bir yazıyı kabul etmesi mümkün değildir.
Elden gönderilemeyecek yazılar sadece aynî veya kişisel hakkı sona erdirecek nitelikteki belgelerdir. Tedbir, haciz, şufa hakkı gibi tapunun şerhler sütununa şerh edilmiş şahsi bir hakkın veya ipotek, irtifak hakkı gibi tapuya tescil edilmiş ayni bir hakkın terkini isteniyorsa, terkin yazısı elden gönderilemez.
Bunların dışında kalan diğer yazışmaların elden gönderilemeyeceği hususunda bir hüküm yoktur. Örneğin haciz veya tedbirin terkini değil de tapuya şerhi isteniyorsa bu yazı elden gönderilebilir.
Önemli bir hususta sahteciliklerin önüne geçilebilmesi için tapu işlemlerine yönelik düzenlenen belgelerde silinti, kazıntı ve çıkıntı yapılmasının yasaklanmış olmasıdır. Tapuya ibraz edilen bir belgede silinti, kazıntı, çıkıntı varsa tapu dairesi böyle bir belgeyi kabul edemez. İster elden gelsin, ister resmi yollarla gelsin üzerinde oynama olduğu görülen hiçbir belge kabul edilmez. Vekaletnamede, şirketlerin yetki belgesinde, nüfus cüzdanlarında, diğer tüm yazışmalarda belgenin sıhhatinde en ufak bir şüphe varsa o belge ile işlem yapılmaz. Belgenin yenilenmesi istenir.
Kısacası “Tapu işi ciddi iştir.” Bu nedenle “tapu gibi sağlam” sözü atasözü olmuş bir deyimdir. İster köyde yaşayan çoban, ister üst düzey bir devlet görevlisi herkes tapu memuru önünde eşittir. Hiç kimsenin tapu işini hafife almaması ve kurallara saygı göstermesi gerekir.
Bloga abone olduğunuzda, sitede yeni güncellemeler olduğunda onları kaçırmamanız için size bir e-posta göndereceğiz.